Tag diş hekimi

Gömülü 20 Yaş Dişi

Gömülü 20 yaş dişlerinin (3.büyük azı) ağız boşluğunun en arkadaki dişleridir. Genel olarak 18 – 23 yaş arası ağız ortamına sürerler. Ağızda sorun teşkil etmelerinin genel nedeni, genetik olarak kullanılmama atrofisi ve bu dişe eski çağlardaki kadar ihtiyaç duyulmamasıdır. Bununla birlikte çenelerimizin küçülmesi yani çene ark uzunluğunun yetersiz kalıp 20 yaş dişlerine ağızda sürmek için yer kalmaması durumu da diğer bir nedendir. Ağız ortamına sürmek için kendine yer bulamayan 20 yaş dişleri ya çıkamazlar yada kısmen belli bir kısmı ile ağız ortamına sürerler. En arka bölgede konumlanmaları nedeniyle temizlenebilirlikleri düşüktür.

Böyle durumlarda bu bölgede oluşan cep içerisinde yemek artıkları birikir ve bakteriler ürer. Sonuçta enfeksiyon oluşur, ağrı baş gösterir ve ağız açıp kapamada güçlük meydana gelir. Bunun yanı 20 yaş dişleri, bir sıra öndeki diş grubuna baskı yapar ve onları yer değiştirmeye zorlar. Bu nedenle hafif derecede çapraşıklıklar gözlemlenir.

Tam gömülü 20 yaş dişleri Genellikle sorun yaratmazlar. Yandaki dişlere baskı yaptıkları ve ortodontik açıdan problem oluşturduğu tespit edilirse cerrahi bir operasyonla alınması gerekebilir. Panoramik röntgen ile takip edilmeleri gerekir. Kısmen çıkmış 20 yaş dişleri En çok sorun çıkaranlardır. Tam çıkamadıkları için öndeki dişe baskı yaparak çıkmaya çalışırlar. Üzerlerindeki diş eti parçası, zamanla arasına yemek artıklarının kaçması ve bakteri üremesi nedeniyle iltihaplanır. Dişin etrafındaki diş etinin iltihaplanması sonucunda; ağrı, şişlik, apse oluşur. Dişin çürüdüğü de sıklıkla görülmektedir. Tamamen çıkmış 20 yaş dişleri ise genellikle sorun çıkarmazlar fakat çok geride oldukları için fırçalanmaları zordur. Bu nedenle ağız bakımı çok iyi olmayan hastalarda koruyucu bir önlem olarak çekilmeleri tavsiye edilir. Bununla birlikte bu dişlerin karşı kapanış dişleri mevcut değilse, bu dişler karşı çeneye doğru uzarlar ve yanlarındaki 2. büyük azı dişler ile ideal temas özelliğini yitirirler. Sonuç olarak bu bölgede besin birikimi ve bakteri kaynaklı diş eti hastalığı oluşabilir. Böyle durumlarda da bu 20 yaş dişlerinin alınmaları önemle tavsiye edilir. 20 yaş dişinde iltihap veya apse belirtileri Ağrı Şişlik ve kızarıklık Yanakta ısı artışı Çene altındaki lenf bezlerinin şişmesi Yutkunma zorluğu Ağzın kapatılamaması veya kapatınca 20yaş dişi üzerindeki diş etinin ısırılması veya baskı olması 20 yaş dişlerinin muhtemel zararları Öndeki dişe baskı yaparak çapraşıklığa neden olabilirler. Öndeki dişte çürüğe neden olabilirler. İltihap için uygun bir ortam yarattığından zaman zaman ağrı ve şişliğe neden olabilir. Mevcut iltihap, vücudun zayıf bir anında kana karışıp; kalp kapakçığı gibi hayati önem taşıyan bir bölgeye yerleşebilir ve hayati tehlike yaratabilir. Gömülü 20 yaş dişlerinin (3.büyük azı) ağız boşluğunun en arkadaki dişleridir. Genel olarak 18 – 23 yaş arası ağız ortamına sürerler. Ağızda sorun teşkil etmelerinin genel nedeni, genetik olarak kullanılmama atrofisi ve bu dişe eski çağlardaki kadar ihtiyaç duyulmamasıdır. Bununla birlikte çenelerimizin küçülmesi yani çene ark uzunluğunun yetersiz kalıp 20 yaş dişlerine ağızda sürmek için yer kalmaması durumu da diğer bir nedendir. Ağız ortamına sürmek için kendine yer bulamayan 20 yaş dişleri ya çıkamazlar yada kısmen belli bir kısmı ile ağız ortamına sürerler. En arka bölgede konumlanmaları nedeniyle temizlenebilirlikleri düşüktür.

Böyle durumlarda bu bölgede oluşan cep içerisinde yemek artıkları birikir ve bakteriler ürer. Sonuçta enfeksiyon oluşur, ağrı baş gösterir ve ağız açıp kapamada güçlük meydana gelir. Bunun yanı 20 yaş dişleri, bir sıra öndeki diş grubuna baskı yapar ve onları yer değiştirmeye zorlar. Bu nedenle hafif derecede çapraşıklıklar gözlemlenir.

Tam gömülü 20 yaş dişleri

Genellikle sorun yaratmazlar. Yandaki dişlere baskı yaptıkları ve ortodontik açıdan problem oluşturduğu tespit edilirse cerrahi bir operasyonla alınması gerekebilir. Panoramik röntgen ile takip edilmeleri gerekir.

Kısmen çıkmış 20 yaş dişleri

Diyarbakır Diş Kliniği

En çok sorun çıkaranlardır. Tam çıkamadıkları için öndeki dişe baskı yaparak çıkmaya çalışırlar. Üzerlerindeki diş eti parçası, zamanla arasına yemek artıklarının kaçması ve bakteri üremesi nedeniyle iltihaplanır. Dişin etrafındaki diş etinin iltihaplanması sonucunda; ağrı, şişlik, apse oluşur. Dişin çürüdüğü de sıklıkla görülmektedir.

Tamamen çıkmış 20 yaş dişleri ise genellikle sorun çıkarmazlar fakat çok geride oldukları için fırçalanmaları zordur. Bu nedenle ağız bakımı çok iyi olmayan hastalarda koruyucu bir önlem olarak çekilmeleri tavsiye edilir. Bununla birlikte bu dişlerin karşı kapanış dişleri mevcut değilse, bu dişler karşı çeneye doğru uzarlar ve yanlarındaki 2. büyük azı dişler ile ideal temas özelliğini yitirirler. Sonuç olarak bu bölgede besin birikimi ve bakteri kaynaklı diş eti hastalığı oluşabilir. Böyle durumlarda da bu 20 yaş dişlerinin alınmaları önemle tavsiye edilir.

20 yaş dişinde iltihap veya apse belirtileri

Ağrı

Şişlik ve kızarıklık

Yanakta ısı artışı

Çene altındaki lenf bezlerinin şişmesi

Yutkunma zorluğu

Ağzın kapatılamaması veya kapatınca 20yaş dişi üzerindeki diş etinin ısırılması veya baskı olması

20 yaş dişlerinin muhtemel zararları

Öndeki dişe baskı yaparak çapraşıklığa neden olabilirler.

Öndeki dişte çürüğe neden olabilirler.

İltihap için uygun bir ortam yarattığından zaman zaman ağrı ve şişliğe neden olabilir.

Mevcut iltihap, vücudun zayıf bir anında kana karışıp; kalp kapakçığı gibi hayati önem taşıyan bir bölgeye yerleşebilir ve hayati tehlike yaratabilir.

Diyarbakır İmplant Tedavisi


Implant tedavisi, kayıp veya eksik dişleri yerine koymak için kullanılan bir dental tedavi yöntemidir. Bu tedavi, diş implantları adı verilen yapay diş köklerinin çene kemiğine yerleştirilmesini içerir. Diş implantları genellikle titanyumdan yapılmıştır ve cerrahi olarak çene kemiğine yerleştirilirler.

Implant tedavisi genellikle şu adımları içerir:

  1. Değerlendirme: İlk olarak, diş hekimi veya diş implantlarıyla uzmanlaşmış bir diş hekimi, hastanın durumunu değerlendirir. Bu değerlendirme, hastanın ağız yapısını, çene kemiğinin durumunu ve diğer faktörleri içerir.
  2. Planlama: Değerlendirmenin ardından, implant tedavisinin nasıl gerçekleştirileceğine dair bir tedavi planı oluşturulur. Bu plan, implantların ne zaman ve nereye yerleştirileceğini, gerekirse kemik grefti gibi ek prosedürlerin yapılıp yapılmayacağını ve tedavinin diğer detaylarını içerir.
  3. Cerrahi yerleştirme: İmplantların yerleştirilmesi cerrahi bir prosedürdür. Bu işlem genellikle lokal anestezi altında yapılır. Diş implantları, çene kemiğine kesilerek ve vidalanarak yerleştirilir. Bu işlem sonrasında iyileşme süreci başlar.
  4. İyileşme: İmplantların yerleştirilmesinden sonra, çene kemiği implantları kabul edip sarmaya başlar. Bu süreç, kemik ile implant arasında güçlü bir bağ oluşturulmasını sağlar. İyileşme süreci genellikle birkaç ay sürer.
  5. Protez yerleştirme: İmplantlar çene kemiğine sıkıca yerleştikten sonra, diş hekimi bir protez veya yapay dişler yerleştirir. Bu protez, kayıp dişlerin yerine geçer ve hastanın estetik görünümünü ve çiğneme fonksiyonunu geri kazanmasını sağlar.

Implant tedavisi, kayıp dişleri yerine koymak için oldukça etkili bir yöntemdir ve doğru şekilde uygulandığında uzun vadeli sonuçlar sağlayabilir. Ancak, her hasta farklı olduğu için, implant tedavisi için uygun olup olmadığınızı belirlemek için bir diş hekimiyle görüşmek önemlidir.

Diş Eti Hastalığı

Diş Eti Nedir, Nasıl Tanımlanır ?

Öncelikte diş etini tanımlamak gerekir ise, diş eti dişlerimizi ve diş köklerimizi saran çene kemiğinin üzerinde yer alan, dişe destek olan dokulardan biridir. Diş etinin sağlığı , diş sağlığı, ağız sağlığı ve genel vücut sağlığımız ile doğrudan alakalıdır.Diş eti hastalıkları diş çürüğünden farklı ve daha agresif olarak ,kemik dokusuna zarar vererek direkt bir veya birden fazla diş kayıplarına neden olabiliyor. Bu durum kişilerin estetik yayının yanı sıra çiğneme fonksiyonlarını, beslenmelerini, konuşmalarını da olumsuz etkiliyor. Ayrıca yüz estetiğini bozarak kişilerde özgüven eksikliğine yol açıyor.

Sağlıklı Diş Eti Nedir, Nasıl Anlaşılır ?

Sağlıklı diş etini ayırt etmenin birinci yolu rengidir. Sağlıklı dişeti gülkurusu , pembe renklidir ve fırçalarken, diş ipi kullanırken, yemek yerken ya da dokununca kanamaz. Sağlıklı diş eti şiş olmayan sıkı bir görünüme sahip olup, dişin yüzeyinde bıçak sırtı gibi sonlanır.

Diş Eti Hastalıkları Nelerdir, Nasıl Belirlenir?

Diş eti hastalıkları öncelikle gingivitis adı verilen basit bir diş eti iltihabından başlar. Diş eti iltihabının en belirgin bulgusu kanamadır. Fırçalamada olan bazen durup dururken olabilen diş eti kanamaları iltihap belirtisidir. Gingivitis zamanında tedavi edilmez ise zamanla dişin etrafında yer alan çene kemiklerine yayılır ve periodontitis denilen , zaman içerisinde çene kemiklerinin eridiği, dişlerin sallanarak kaybedildiği şiddetli enfeksiyonlara kadar ilerleme gösterebilir.

Diş eti hastalıkları ile birlikte diş etleri şişer, kızarır ve kanar. Diş etindeki iltihap altında yer alan çene kemiğine ulaştığında kemiği eritmeye başlar ve çene kemiği ile birlikte diş etleri de çekilmeye başlar. Dişlere dayanıklılığını veren çene kemiği ve onu saran diş etinin kaybı sonucu , kemik ile sarılı olması gereken kök yüzeyleri açığa çıkacağı için dişlerde hassasiyet, sallanma ve diş görünümlerinde uzama ve dişlerde aralanma görülür. Bu durum, sağlıksız olmak ile birlikte estetik olmayan bir görünümü de beraberinde getirir.
Ayrıca tüm bunlar kötü ağız kokusunun (halitozis ) da en başlıca sebeplerinden biridir.

Sigara içenlerde, nikotinin damarlar üzerindeki daralma etkisinden dolayı kanama daha az hissedilir, bu da hastalığı maskeleyip fark edilmesini engelleyebilir.

Diş Eti Hastalıkları Neden Oluşur?

Her bireyde, bütün diş yüzeylerinde, diş aralarında ve diş ile dişeti birleşiminde mikrobiyal dental plak adı verilen yumuşak, krem rengi , kremsi bakteri tabakası birikimi gözlenmektedir. Bu plak, diş fırçası ve diş ipi ile yeterli şekilde uzaklaştırılamadığında zararlı bakteri türlerinin yaşamasına olanak veren bir ortam oluşur ve zararlı bakteriler giderek çoğalırlar. Bakterilerin ürettikleri zararlı maddeler , diş etlerinde iltihaba ve dişlerin etrafını çevreleyen kemiğin erimesine neden olurlar. Ayrıca mikrobiyal dental plak zaman içinde sertleşerek diş taşına (tartar) dönüşür. Pürüzlü yapıya sahip olan diş taşı üzerinde daha çok plak birikir ve diş eti hastalığının ilerlemesi hızlanır. Bunun yanı sıra ,sigara kullanımı, diyabet gibi hastalıklar ve bazı genetik faktörler diş eti hastalığın ortaya çıkmasını kolaylaştıran risk faktörleridir.

Sağlıklı Diş Etleri İçin Ne Yapmalı ?

Sabah ve gece yatmadan önce; günde iki defa dişlerinizi 2 dakikayı düşmeyecek şekilde fırçalayın. Eğer diş eti hastalığınız var ise bu süre yeterli olmayabilir, daha uzun fırçalama yapmanız gerekebilir. Diş fırçaları zamanla bakteri tuttukları için üç ayda bir diş fırçanızı değiştirin.

Yılda bir ya da iki defa diş hekiminize muayene olmayı ihmal etmeyin ve diş hekiminiz gerekli gördüğü takdirde , diş taşlarınız ve bakteri plağını profesyonelce temizlettirin. Günlük ağız bakımında tek başına dişlerin fırçalanması yeterli değildir. Mutlaka arayüz fırçaları ve diş ipiyle diş aralarının temizliği yapılmalıdır. Gerek normal, gerekse elektrikli fırçalar doğru teknikle uygulandıklarında oldukça etkin temizlik yaparlar. Doğru fırçalama tekniğini hekiminizden öğrenin.

Diş temizliği doğru yapıldığı takdirde, halk arasında söylenenlerin aksine dişlere zarar vermez. Aksine diş temizliğinin yapılmaması yukarıda bahsettiğimiz tüm sebeplerden ötürü dişlere ve ağız sağlığına zarar verecektir.

Diyarbakır Kanal Tedavisi

Kanal tedavisi, dişin içindeki pulpa adı verilen yumuşak dokunun iltihaplandığı veya enfekte olduğu durumlarda uygulanan bir dental prosedürdür. Pulpa, dişin içindeki damarlar, sinirler ve bağ dokusunu içerir. Enfeksiyonlar genellikle derin çürükler, çatlamış dişler veya diş travmaları sonucunda oluşabilir.

Kanal tedavisi, diş hekimi tarafından gerçekleştirilen bir işlemdir ve şu aşamalardan oluşur:

  1. Muayene ve Röntgen İncelemesi
  2. Lokal Anestezi
  3. Dişin Açılması
  4. Pulpanın Temizlenmesi
  5. Kanalın Şekillendirilmesi ve Dezenfekte Edilmesi
  6. Kanalın Doldurulması
  7. Dişin Restorasyonu

Kanal tedavisi, dişin korunmasını sağlar ve çekimden kaçınılmasına yardımcı olur. Ancak, her durum farklı olduğu için, Hekimlerimizle durumunuzu değerlendirmek ve en uygun tedavi seçeneğini belirlemek önemlidir.

Fissür Örtücü NEDİR !

Fissür örtücü, dişlerin üzerindeki çatlakların (fissür) ve çukurların içine uygulanan bir tür diş hekimliği işlemidir. Bu işlem, genellikle azı dişleri gibi dişlerin çiğneme yüzeylerinde bulunan doğal çatlak ve çukurları kapatmayı amaçlar. Fissür örtücü, dişleri çürük oluşumuna karşı korumak için kullanılır.

Fissür örtücü, çocuklarda ve gençlerde özellikle çürük oluşumunu önlemek amacıyla yaygın olarak kullanılır. Bu işlem, dişlerin çiğneme yüzeylerindeki zor ulaşılabilir bölgeleri koruyarak diş sağlığını iyileştirmeye yardımcı olabilir.

Periodontoloji ( Diş Eti ) Hastalıkları

Dişeti hastalıkları, diş etlerini etkileyen iltihaplı durumları ifade eder. İki temel türü vardır: gingivitis ve periodontitis.

  1. Gingivitis: Bu, diş eti iltihabıdır ve en hafif dişeti hastalığıdır. Plak adı verilen bakteri tabakasının diş etleri etrafında birikmesi sonucu oluşur. Plak, bakterilerin dişlerde birikmesi ve diş etleriyle temas etmesiyle oluşur. Bu durumda, diş etleri kızarabilir, şişebilir ve kanayabilir. Ancak kemik kaybı genellikle yoktur. Gingivitis tedavi edilebilir ve diş hekimi tarafından temizlik ve ağız hijyeni önerileri ile kontrol altına alınabilir.
  2. Periodontitis: Gingivitis tedavi edilmez veya kontrol altına alınmazsa, periodontitis gelişebilir. Bu durumda, diş etleri çekilebilir, dişlerde aralıklar oluşabilir ve çene kemiğinde kayıplar meydana gelebilir. Periodontitis, diş etlerinin altındaki kemik dokusunu etkiler ve dişlerin destekleyen yapılarına zarar verebilir. Bu durumda diş eti cepleri derinleşir ve bakteri birikimi devam eder. Periodontitis tedavisi, diş hekimi tarafından yapılır ve genellikle diş taşı temizliği, kök yüzey düzeltme işlemleri ve cerrahi müdahaleleri içerir.

Dişeti hastalıkları, ağız sağlığı için ciddi bir tehdit oluşturabilir ve genellikle düzenli diş hekimi kontrolleri, etkili ağız hijyeni alışkanlıkları ve profesyonel diş temizliği ile önlenir veya kontrol altında tutulur. Ağız hijyenine dikkat edilmezse ve diş eti hastalıkları ihmal edilirse, diş kaybına, kemik kaybına ve genel sağlık sorunlarına yol açabilirler.

İmplant’da Nelere Dikkat Etmeliyiz !

İmplant yaptırırken nelere dikkat etmeliyim?

Dikkat edilmesi gereken en önemli hususlar olarak, tedaviyi uygulayacak hekimin bilgi ve tecrübe yeterliliği olması ve implantın uygulanacağı klinikteki hijyen ve sterilizasyon kurallarına riayet edilmesidir. Hastaların kendilerine uygulanacak implantlar hakkında bilgi almalarının en doğal haklarıdır ve işlem sonrası kendilerine verilecek implant sertifikalarını saklamaları ileri dönemde oluşabilecek sıkıntıların çözümünü kolaylaştıracaktır.

İmplant tedavisi sonrası nelere dikkat edilmeli?

İmplant tedavisi sonrası ağız hijyeninde dikkat etmemiz gereken noktalar nelerdir?

İmplant tedavisi sonrası, ağzı hijyenine dikkat edilmesi çok önemlidir. Rutin diş fırçalamanın haricinde, hekimin tavsiye ettiği özel ipler, arayüz fırçaları ve ağız duşları kullanılarak implant uygulanmış bölgenin temizliği sağlanmalıdır.

Diğer bir önemli nokta da düzenli olarak kontrollere gidilmesidir. Önerilen kontrol süreci ilk iki yıl 6 ayda bir, daha sonrasında da senelik kontrollere gitmektir. Böylelikle bölgede oluşabilecek sıkıntılar, başlangıç safhasındayken hasta tarafından fark edilemeyebilir ancak hekim tarafından yapılan muayenede saptanabilir ve böylelikle önlem alınarak oluşabilecek daha büyük sıkıntıların önüne geçilmiş olunur.

Kimlere implant Uygulanabilir

İmplant diş tedavisi kimlere yapılır?

İmplant tedavisinin, 18 yaşını doldurmuş ve diş eksikliği olan tüm kişiler için uygulanabilecek bir tedavi şeklidir. İster tek diş eksikliği olsun, ister çoklu diş eksiklikleri olsun, isterse de ağızda hiç bulunmasın dental implant uygulamaları bu diş eksikliklerinin telafi edilmesinde güvenilir ve sağlıklı bir tedavi yöntemidir. Dental implant uygulamaları, yüksek başarı oranıyla sadece diş hekimliğinin değil, modern tıpta uygulanan tedaviler arasında da yer edinmiştir.

Bir ya da daha fazla eksik dişi bulunan kişiler implant tedavisi için birer adaydır. Eksik diş ya da dişlerin önünde ve arkasında kişinin kendi dişleri varsa diğer bir alternatif olarak köprü uygulanabiliyordu. Ancak köprü yapılabilmesi için boşluğun önündeki ve arkasındaki dişlerin küçültülmesi gerekmekte. Tabi bu durumda sağlıklı dişlere bir işlem yapmamız gerekmekte.

Boşluğun çok uzun olması ya da arkasında diş bulunmaması ise hem bizim hem de hastamız için daha dezavantajlı bir durum. Eğer implant uygulanması tercih edilmezse, eksiklerin kapatılması için hareketli protezler yapılması gerekmektedir ki bu da kullanımı çok kolay ve rahat olmayan bir tedavi şeklidir.

Ağzında hiç diş olmayan ya da tüm dişlerin çekilmesi gereken hastalarda da implant harici tedavi ancak takıp çıkartılan ve halk arasında damak olarak bilinen total protezlerdir. Ağzında hiç dişi olmayan hastalarda da implant uygulaması ile hastaların çok daha rahat kullanabileceği tedavi uygulayabilmekteyiz. Özellikle tek diş eksikliğinde, ağzında hiç dişi olmayan hastalara, implant tedavisi daha konforlu ve güvenilir bir tedavi şeklidir.

İmplant tedavisi herkese uygulanabilir mi?

Günümüzde implant hemen hemen herkese uygulanabilmektedir. Kontrol altında olmayan sistemik hastalıkları olan (diyabet,kalp,tansiyon,vb.)hastalarda rahatsızlıklar kontrol altına alınana kadar ve ilgili doktoru işlem için izin verene kadar implant gibi cerrahi işlemler yapmak uygun değildir.Bağışıklık sistemini baskılayarak ilaç kullananlar ve kanser hastalarınında (tedavi gören ya da görmüş) gerekli tetkikler yapılmadan ve kontrol altında olduğu doktor izin vermeden implant uygulaması sakıncalıdır.

İmplant tedavisi yaptırmadan önce nelere dikkat etmeliyiz?

Öncelikle implant uygulayan hekimin bu konudaki tecrübesi ve yeterliliği oldukça önemlidir.İmplantın uygulanacağı klinik şartlarının da hijyenik ve sterilizasyon kurallarına uygun olması gerekmektedir.Diğer bir faktör de implant markasıdır. Size uygulanacak olan implant markasını öğrenmeniz ve uygulanan implantın, firma ve klinik tarafından verilen sertifikasını istemeniz ve saklamasını önemlidir.Böylelikle hem size ne uygulandığını bilirsiniz, hem de ileride çıkabilecek sıkıntılarda ilgili firma ile iletişime geçilerek çözüm bulunması daha kolaylaşır.

Dental implant NEDİR

Dental implant nedir?

İmplant tedavisi, diş eksikliklerini gidermek üzere tasarlanmış titanyumdan yapılmış diş kökleridir. İmplant, titanyum vida, abutment ve protez olarak 3 parçadan oluşur. İmplantın titanyumdan yapılan ve diş kökü görevi üstlenen tarafı kemiğin içinde kalan kısmıdır. Protez dayanağı (Abutment) kemik içindeki titanyum köke vidalanan ve üstüne takılacak olan proteze destek oluşturur.

Günümüzde dental implantlar titanyumdan üretilmektedir. Titanyum, vücutta herhangi bir alerjik reaksiyon oluşturmadan kemikle kaynaşabilme özelliğine ve çiğneme kuvvetlerine direnç gösterebilecek dayanıklılığa sahip bir materyaldir.


Kimlere implant tedavisi uygulanabilir?

Tekli diş eksikliğinin tedavi seçenekleri implant ya da köprü tedavisidir. İmplant uygulanması halinde boşluğun yanındaki dişlere herhangi bir işlem yapılmadan tedavi sağlanabilir.

Çoklu diş eksikliğinin tedavi seçenekleri arasında implant, köprü ya da hareketli protezler bulunur. İmplant tedavisinin tercih edilmesi halinde kullanılacak implant sayısı kapatılacak boşluğun büyüklüğüne bağlı olarak değişiklik gösterebilir. İmplant kullanımı ile komşu sağlam dişlere herhangi bir işlem yapılmadan ve protez kullanmadan çoklu diş eksikliği giderilmektedir.

Total dişsizlik, ağızda hiç dişin olmadığı durumdur. Tedavi seçenekleri arasında implant tedavisi ya da total protez (damak) bulunmaktadır. Total dişsizlik hastalarında görüntüleme sonrası yerleri tespit edilen noktalara 4 ya da daha fazla sayıda implant yerleştirilerek sabit bir protez uygulanabilir. Bazı durumlarda ise 2 ya da 4 implanttan destek alınarak hareketli total protez uygulanabilir. İmplant destekli bu protezler her ne kadar hareketli olsa da total protez (damak) kullanımından daha rahattır.

Diş eksikliklerinde implant uygulaması diğer alternatif yöntemlere göre daha konforlu, estetik ve fonksiyonel bir tedavi sağlar.

İmplant uygulanması

İmplant uygulaması, lokal anestezi altında yapılan bir işlemdir. İşlem sırasında herhangi bir ağrı ya da konforsuzluk hissetmezsiniz. Doktorunuzun önerilerine uymanız durumunda, işlem sonrasında da sizi rahatsız edecek bir ağrı yaşamazsınız.

Hasta isteğine göre implant işlemleri sedasyon ya da genel anestezi altında da yapılabilir.

İlk muayene: ilk muayenede genel sağlığınız, genel ağız durumunuz, eksik dişlerin konumu ve sayısı ile diş eti sağlığınız gibi durumlar saptanır. Daha sonrasında kemik miktarını ve kalitesini öğrenmek amacıyla çeşitli görüntüleme tetkikleri yapılır. Bu şekilde çenenin hangi noktalarına, kaç adet implant yapılacağı ve nasıl bir protez uygulanacağına karar verilir.

İmplant operasyonu lokal anestezi, sedasyon ya da genel anestezi altında yapılır. Bu operasyonda çene kemiğinize implantlar yerleştirilir ve genellikle implantların üzeri dişeti ile kapatılarak osseointegrasyon adı verilen bekleme (kemikleşme) sürecine geçilir. Bu bekleme süreci yapılan işleme, kemik yapınıza bağlı olarak farklılık göstermekle birlikte 2 – 6 ay arasında değişmektedir. Kemik ekleme ya da sinüs lift (sinüs kaldırma) işlemleri yapıldı ise bu süre daha da uzayabilir. Osseointegrasyon süresi sonunda kemikle kaynaşmış olan implantların üzerine dişetinizi şekillendirmek üzere iyileştirme başlığı adı verilen parçalar takılır. Bu şekilde dişetinizin şekillenmesi için de yaklaşık 1 hafta beklendikten sonra protezinizin yapım aşaması başlar.

Diyarbakır Diş Hekimi

İmplant tedavisinin başarısı

İmplant tedavisinin başarı oranı, %98 gibi yüksek oranlardadır. Bu oran 15 yıllık takip sürecinde de %90 civarındadır. Bu yüksek başarı oranının sağlanabilmesi için hastanın implantların bakımını ve düzenli doktor kontrolünü ihmal etmemesi gerekmektedir. Unutulmaması gereken diğer bir nokta da sigara içen bireylerde bu yüksek başarı oranı %70’lik bir orana kadar düşmektedir.

İmplantların kemikle kaynaşmaması durumunda implant çıkartılır ve bölge temizlenerek yerine yeni bir implant uygulanır. Bu uygulama esnasında bazen ilave cerrahi işlemler gerekebilir ve bekleme süresi uzayabilir.

İmplant bakımı ve kontroller

Doğal dişlerinizde olduğu gibi, implant tedavisi sonrasında da iyi bir ağız hijyeni sağlanmalıdır. Her ne kadar implantlar ve üzerine yapılan protetik yapılarda çürük oluşmasa da implantın etrafındaki diş etinde enfeksiyon gelişebilir ve bu enfeksiyon implantın etrafındaki kemiğe sirayet ederek kemik kaybına ve tedavi edilmezse implantın kaybına neden olurlar. İmplant çevresinde oluşan bu enfeksiyonel duruma peri-implantitis adı verilir. Periimplantitisin aşamalarına göre çeşitli tedavileri olsa da ilerlemiş durumlarda implantın çıkartılması gerekebilir. Bu gibi olumsuz durumlarla karşılaşmamak için implantınızın bakımına özen göstermeniz ve doktorunuzun önerdiği aralıklarla kontrollere gelmeniz oldukça önemlidir.

İmplant, titanyumdan yapılmış yapay diş kökü olarak adlandırılmaktadır. Eksik diş ya da dişlerin bulunduğu bölgelere uygulanarak bu boşluklar kapatılabilir. Kök formunda titanyumdan yapılan implantlar, 1960’lı yıllarda bulunmuş olmasına rağmen dünyada yaygın kullanımı 1980’li yılları bulmuştur. Günümüzde başarısını ve güvenilirliğini kanıtlamış olan implantlar, dünyada ve ülkemizde yaygın olarak kullanılmaktadır.İmplant tedavisi ne zaman yapılır sorusuna ise yanıt olarak, 18 yaşını doldurmuş ve diş eksikliği olan tüm kişiler için uygulanabilecek bir tedavi şeklidir. İster tek diş eksikliği olsun, ister çoklu diş eksiklikleri olsun, isterse de ağızda hiç bulunmasın dental implant uygulamaları bu diş eksikliklerinin telafi edilmesinde güvenilir ve sağlıklı bir tedavi yöntemidir.

Diyarbakır Lamina Diş

Lamine Diş

Lamine diş tedavisi ile kişinin dilediği estetik diş görüntüsüne sahip olmak mümkündür. Hollywood Smile adı ile de bilinen lamine diş tedavisinin uygulamasında kompozit lamine ve porselen lamine olmak üzere 2 malzeme kullanılmaktadır.

Kompozit Lamine Tedavisi Ne Kadar Sürer?

Kompozit lamine, dolgu yaparken kullanılan bir malzeme olup estetik olarak iyileştirilmiş halleri yardımıyla lamine yapılabilir. Ancak günümüzde artık CAD/CAM sistemi sayesinde ağızdan ölçü bile almadan dijital sistemle 3 boyutlu bir diş tasarımı yapıp porselenden lamineler üretmek mümkün hale gelmişitr. En geç 1 gün içerisinde bitirildiği için geçici bir diş kullanımına ihtiyaç olmamakla birlikte bazen birkaç saat içerisinde de bitirilebilir. Yani sabah geldiğiniz klinikten akşam farklı bir gülüş ile çıkmak mümkündür.

Lamine Diş Tedavisi Zararlı Mıdır?

Lamine diş tedavisinde zirkonyum ya da diğer kaplamalar gibi dişe çok zarar verilmez. Yaklaşık diş yüzeyinden 0.7 milimetre pürüzlendirme yapılarak (neredeyse hiç zarar verilmeden) diş hazırlığı bitirildikten sonra dijital kamera ile dişin görüntüsü CAD/CAM sistemine aktarılır ve dişlerin formu, şekli gibi düzenlemeler CAD/CAM sistemi ile yapılır. Daha sonra dişin rengine uygun hazır bloklardan oluşturulan diş tasarımı minimal hassasiyetle kazıyıcı kollar vasıtasıyla oluşturulur. Sonrasında lamineler ağızda kontrol edilerek uyumlandırılır ve parlatılıp yapıştırma aşamasına geçilir. Kısa süren yapıştırma işlemi sonrasında hasta laminelerini kullanmaya başlayabilir.  

Lamine Diş Ömrü 

Lamine diş tedavisi kullanım açısından ufak sınırlandırmalar dışında gayet kolaydır. Laminelerin neredeyse iki kağıt kalınlığında dişler olduğunu ve tamamen estetik amaçla yapıldığı unutulmadığı sürece minimum 10 yıl boyunca sorunsuz kullanılabilir. 10 yıl sonra ise lamineler gerekirse değiştirilebilir.

Dişe zarar verilmeden yapıldığı için özellikle genç hastalar ya da zirkonyum kaplama dışında çözüm arayan hastalar için en kullanışlı yöntem lamine tedavisidir. 

Görüşmek için Tıkla
Whatsapp Destek
Merhaba 👋
Destek